işü
Son yayınlanan yazılar
print this page
Son yazılar
korunma etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
korunma etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Gripten korunmanın yolları

Üst solunum yolu hastalıkları arasında yer alan grip virüslerin hava yolu ile yayılması nedeni ile çok kısa sürede yayılan bir hastalıktır. Özellikle de kış mevsiminde havasız ortamlarda grip virüsü taşıyan kişilerin bulunması sonucunda hastalık salgın haline dönüşmekte ve her sene mutasyona uğrayarak antibiyotiklere karşı direnç kazanan grip virüsü çok daha tehlikeli bir hale gelmektedir. 

Peki gripten korunmak için neler yapılmalıdır?

Gripten korunmak için ilk yapılması gereken bağışıklık sistemini güçlendirmektir. Bunun için grip aşısı yaptırmak önemlidir. Grip aşısı her sene yenilenen ve en yeni grip virüslerinden oluşan koruyucu bir aşı olup özellikle de hastalığı daha zor geçiren yaşlı kişilerin ve çocukların yaptırmaları tavsiye edilmektedir. Aşının yüzde 100 koruyucu etkisi bulunmayıp yine de en kötü ihtimalle hastalığın daha hafif geçmesine yardımcı olacağı için riskli yaş grupları içinde yer alan kişiler için önemlidir. Bağışıklığı arttırmanın bir başka yolu da sağlıklı beslenmektir. Özellikle de C vitamini yönünden zengin besinlere günlük beslenme listesi içinde bol bol yer vermek hastalığa karşı bağışık sisteminizi güçlendirecektir. Örneğin her güne taze sıkılmış portakal suyu ile başlamak   öğün aralarında elma, portakal, mandalina gibi mevsim meyvelerinden tüketmek, ana öğünlerde ise yeşil yapraklı sebzeler ile yapılan hafif yemeklerin tüketimi sağlığınıza yapabileceğiniz en iyi yatırım olacaktır.

Ayrıca kış çayı olarakta bilinen ve bağışıklık sistemini güçlendiren bitki çayları da son derece etkilidir. İçinde ekinezya, yeşil çay gibi  şifalı bitkiler barındıran çaylar kışın günde bir fincan tüketilmeli ve böylelikle vücudun grip virüsüne karşı kendisini koruması sağlanmalıdır. Ayrıcı grip salgını olan dönemlerde mümkün olduğunca kalabalık ortamlardan uzak durulması, otobüsler gibi toplu taşıma araçlarını kullanırken maske takmak, selamlaşırken öpüşmeden sadece tokalaşmak alınabilecek en basit önlemler arasında bulunmaktadır. Gribi daha erken atlatmak için ise yapılabileek tek şey mümkün olduğunca dinlenmeye çalışmaktır. Hastanın bol bol sıvı almaya çalışması, beslenmesine dikkat etmesi, gün içinde dinlenmesi ve mümkün olduğunca uyuyarak vücudunun hastalıkla savaşmasını sağlayacak güç ve enerjiyi sağlaması önemlidir.
0 yorum

Kalp krizinden korunmak için su için



Yaşam kaynağı olan suyun vücuda bir çok önemli faydası var.




Suyun iştahı azaltarak kilo vermeye yardımcı olduğunu söyleyen Uzman Diyetisyen Şebnem Kandıralı, “Vücudun susuz olduğu zaman yağ hücrelerinin yıkılması zorlaşır bu açıdan diyet yapanlar yeterince su içmezlerse kilo vermeleri zorlaşır.

Kandıralı, “Su, kalp sağlığını korumaya, desteklemeye yardımcıdır. Kasların en sıkı ve ağır çalışanı olarak tam hızda çalışabilmesi için suya gereksinim vardır. Susuz kaldığınızda kanınız kalınlaşır bu durumda kalbin daha fazla çalışması gerekir. Eğer kalbiniz zayıfsa ilerleyen yıllarda ciddi kalp problemleri görülebilir. Günde 5 bardaktan fazla su içinler ile 2 bardaktan az içenler karşılaştırıldığında, 5 bardaktan fazla içenlerin kalp krizi riskine yakalanması riski yüzde 41 daha az olarak bulunmuş” diye konuştu.

Suyun kişinin enerjisini artıracağını da dile getiren Uzman Diyetisyen Şebnem Kandıralı daha sonra şunları kaydetti; “ Nasıl yetersiz su içilmesi beyninizi yavaşlatıyorsa aynısı vücut içinde geçerlidir. Kaslarınızın yüzde 75 i kemiklerinizin yüzde 22 si kanınızın yüzde 83 ü su ile doludur. Susuz kaldığınızda bu vücut bölümleri yeterince işlev göremez ve bu da enerji eksikliği, yorgunluk ve bitkinlik ile ilişkilidir. Baş ağrısı ve baş dönmesini azaltır.

Baş ağrısında hemen aspirine sarılmanıza gerek yoktur. Vücudunuzun susuz kaldığının bir sinyali olabilir ve su içildikçe kaybolur. Yorgunluk ve bitkinlik hali de susuz kaldığınızın göstergesidir. Cildinizi temizler. Temiz bir cilt oluşumu sağlar. Akne belirtilerinin azaltılmasına yardımcıdır. Kuru bir cildiniz varsa su içmek daha bir nem kazandırır. Su vücuttan toxinlerin atımına yardımcıdır, vücudu bakteri ve gereksiz materyallerden temizler Konsantrasyonu arttırır. Beynin yüzde 85 sudan oluşur. Susuz kalındığında bu durum otomatikman konsantrasyonu ve kısa dönem hafızayı etkiler. Susuzluk beynin enerji seviyelerinin azalmasına sebep olur.”

0 yorum

Grip deyip geçmeyin!

Özellikle çocuklar ve yaşlılarda bulaşıcı hastalıklara zemin hazırlayarak, orta kulak iltihabı, zatürre, beyin zarı ve beyin dokusu

Özellikle çocuklar ve yaşlılarda bulaşıcı hastalıklara zemin hazırlayarak, orta kulak iltihabı, zatürre, beyin zarı ve beyin dokusu enfeksiyonları gibi tehlikeli sonuçlara neden olabilen grip[1], dünya genelinde 3 ila 5 milyon civarında şiddetli vakaya ve 250 bin ile 500 bin civarında vakada ise ölüme neden olmaktadır[2]. Siz de geç kalmadan tedbirinizi alın, grip aşısı olarak griple vedalaşın.


Influenza virüsünün yol açtığı bulaşıcı bir hastalık olan grip, genellikle öksürük ve hapşırıkla etrafa saçılan damlacıkların havada dağılması ile bulaşmaktadır1. Genellikle soğuk algınlığı ile karıştırılan grip, soğuk algınlığına kıyasla daha ağır belirtilerle seyreder ve iyileşmek için uzun süre gerekmektedir1,2. Genellikle 39 derecenin üzerinde seyreden ateş, şiddetli kas ağrıları ve halsizlik ile seyreden grip, 3 ile 7 gün arasında hastaları yatağa mahküm edebilmektedir1.

Gerekli tedbirler alınmadığında ölümle sonuçlanabilecek grip, özellikle kalp-damar hastaları, solunum yolu hastalığı bulunanlar, kalp-damar hastalıklarına ek olarak şeker hastalığı bulunanlar için büyük risk teşkil etmektedir1. Örneğin gribe yakalanan kalp-damar hastalarında ölüm riski 52 kat, solunum yolu hastalarında ise 120 kat daha fazla olabilmektedir1. Bununla beraber grip, erişkinlerde hastaneye başvurmaya, ilaç kullanımına, iş devamsızlığına ve aktivite kısıtlığına neden olabilmektedir[1]. Hastalık nedeniyle toplam iş günü kaybının %10-12’sinden gribin sorumlu olduğu düşünülmektedir[2].

Gripten korunmanın en etkili yollarından birinin grip aşısı olduğunu vurgulayan GSK Türkiye Medikal Direktörü Dr. Yıldıray Tanrıver özellikle risk grubundaki hastalar başta olmak üzere, tüm çocuk ve erişkinlerin1 her yıl aşı yaptırması gerektiğine dikkat çekmektedir. Çocukların grip aşısı olmasının önemine değinen Tanrıver “Grip mevsimi sırasında hamile kalmayı planlayanlar ile 50 yaş üzerindeki tüm yetişkinlerin de her yıl aşı olmalarını önerilmektedir”1 dedi. İnfluenza virüsünün Ocak-Şubat arası dönemde yaygın bir şekilde görüldüğünü, son 4-5 sezondur grip Mayıs ayına kadar uzadığını[3] belirten Tanrıver; “Sonbahar aylarında uygulanmaya başlayan grip aşısının artık ilkbahar aylarına kadar uygulamak gerektiğini vurgulayarak, herkesi erkenden tedbir almaya ve griple vedalaşmaya davet ediyoruz”[4],[5] dedi.

T.C. sağlık Bakanlığı, Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Grip Hastalığı Genelgesi, B100TSH0110001

[2] Influenza (Seasonal). http://www.who.int/mediacentre/factsheets/fs211/en/index.html. Son Erişim Tarihi: 17.05.2013. 15
[3] Neuzil K.M.. Illness Among Schoolchildren During Influenza SeasonArch Paed Adol Med2002;156: 986-991
[4] Keech M, et al. The impact of influenza and influenza-like illness on productivity and
healthcare resource utilization in a working population. Occup Med 1998;48:85-90
[5] Akçay Çıblak M., İstanbul Tıp Fakültesi Viroloji ve Temel İmmünoloji Bilim Dalı (İTFVBD), Ulusal Sentinal Sürveyans Ağı, 2003-2012 verileri
[6] Badur S. Ünal S., Grip: Önemi ve Aşısı, Aşı, Editör Prof. Dr. Selim Badur, Ekim 2011, İstanbul. s: 98-131. 18.
[7] Badur S. Akçay Çıblak M., Grip Platformu Bülteni, 2011:1. 19. Akçay Çıblak M., İstanbul Tıp Fakültesi Viroloji ve Temel İmmünoloji Bilim Dalı (İTFVBD), Ulusal Sentinal Sürveyans Ağı, 2003-2012 verileri
0 yorum
 
Support : Copyright © 2011. saglik8.blogspot.com - All Rights Reserved
Kafes kuşu | Radyomevlana | Yiğit CAMCI